- Diese Veranstaltung hat bereits stattgefunden.
Türkei/Deutschland: Dirty dancing – von dreckigen Deals und historischen Kontinuitäten
7. April 2017 @ 19:00 - 21:00
Warum ist die Türkei für Deutschland immer noch „unverzichtbarer Partner“, obwohl mittlerweile jeder weiß, dass sich dort eine Diktatur etabliert? Warum begnügt man sich mit besorgtem Naserümpfen, wenn beim NATO-Partner Menschenrechte außer Kraft gesetzt und kurdische Städte dem Erdboden gleich werden? Mit dem EU/Erdoğan-Deal allein ist das alles nicht zu erklären. Wir müssen zurück in die Geschichte: zur Orientpolitik Kaiser Wilhelms II und der Waffenbruderschaft mit den Jungtürken im 1. Weltkrieg, zur Bagdad-Bahn (erbaut mit Kapital der deutschen Bank) und zum Völkermord an den Armenier*innen, zu den Exildeutschen, geflohen vor der NS-Diktatur oder im Einsatz für den kemalistischen Umbau. Wechselseitige Abhängigkeiten und Seilschaften durchziehen das letzte Jahrhundert der deutsch-türkischen Beziehungen. Geostrategische und ökonomische Interessen fördern ein inniges militärisch-politisches ‚Dirty Dancing‘.
Der HDP-Abgeordnete Faysal Sarıyıldız und der Journalist Anselm Schindler werden die historischen Kontinuitäten nachzeichnen und auch auf die aktuelle Situation zu sprechen kommen: die auffällige Zurückhaltung des deutschen Außenministeriums gegenüber den Menschenrechtsverletzungen
Schließlich werden wir auch fragen, wie wir uns mit unseren kurdischen und türkischen Freund*innen gemeinsam zur Wehr setzen können gegen die zunehmenden An- und Übergriffe der AKP-Vertreter.
Eine Veranstaltung des Bündnisses „Frieden für Kurdistan“
in Zusammenarbeit mit der Rosa-Luxemburg-Stifung
Ji Dîrokê heya Îro, Têkiliyên Qirêj Yên Navbera Tirkiye û Almanya
Türkiye/Almanya: Kirli Bir Dansı – Tarihsel Geçmiş Bağlamında
Bugün artık Türkiye’de bir diktatörlüğün kendini ikame etmeye başladığı herkesin malumu olmasına rağmen, neden hala Türkiye Almanya icin „Vazgecilmez bir Ortak“tir? Nato üyesi Türkiye’de Insan Hakları ayaklar altına alınınca ve Kürt Şehirleri yerle yeksan edildiğinde, neden sadece endişeliyiz demekten ileri gidilemiyor?
Bu sadece Avrupa Birliği ve Erdoğan arasındaki mülteci antlaşması ile açıklanacak bir durum değil. Bu sorularin cevaplarını daha gerileri gidip tarihte aramalıyız; II.Kayser Willhelm in Doğu Politikasina ve 1. Dünya savaşında Genç Jöntürklerle olan Silah arkadaşlığına, Bağdat demiryollarının inşasına(Alman Bankasının sermayesi ile inşa edildi) ve Ermeni Halkının soykırımına, Nazi almanyasından türkiye’ye kaçanlara yada Kemalist yeniden yapılanmaya bakıp cevaplar aramalıyız. Karşılıklı ekonomik bağımlılık ve ticari ilişkiler Türk-Alman ilişkilerinin son yüzyılını şekillendirdi. Jeostratejik ve ekonomik çıkarlar böylesi samimi askeri ve siyasal kirli bir oyunu/dansi gerektirmektedir.
Alman Dışisleri Bakanlığının Akp rejiminin Insan Hakları ihlalleri karşısındaki gözle görülen sessizliği, bariz bir şekilde artan silah satışları, Kürt Bölgelerindeki katliamlara karşı sessizlik, Alman yargi kurumlarının Kürt ve Türk sistem muhaliflerine karşı yürüttüğü soruşturma/koğuşturmalar, Türkiye’nin Almanya ya gönderdiği bilinen 6.000 civarındaki istihbarat elemanına ve Diyanetin gönderdiği imamlara karşı gösterilen sabır ve suskunluk…
Tüm bu konuları birlikte konuşmak, tüm muhalifler olarak birlikte hareket etmek, Akp baskı rejimi ve saldırılarına karşı Türk ve Kürt dostlarımızla nasıl bir direniş örgütleyeceğimizin sorularına cevap bulabilmek için ;
HDP Şirnak Milletvekili sayın Faysal Sarıyıldız ve gazeteci sayın Anselm Schindler bu tarihsel ilişkileri ve son siyasal gelişmeleri anlatmak için bizimle beraber olacaklar.
Hazırlayan „Kürdistana Barış“ inisiyatifi